Nerenin hurması?

Mevzuatlar tekrar fırına giriyor
6 Ekim 2018
İşsizlik maaşı
12 Kasım 2018
Show all

Nerenin hurması?

İÇİNDE olduğumuz dönem, var olan kriz nedeniyle ekonominin fazlasıyla konuşulduğu bir dönem. İnsanımız da her konuda olduğu gibi bu konuda da uzman kesilmiş durumda. Her yanımız broker, her yanımız ekonomist. Siz bu yazıyı okuyana kadar kaç kişi size; “Euro/Dolar daha da yükselecek, paranı heba etme”, “Şimdilerde parayı mevduata yatırmak gerekli” gibi ücretsiz danışmanlık yaptı? Peki, bu anlatılanların anlamı ne? Bilmeden de olsa kullandığımız ekonomik argümanlar neler onlara bakacağız.

***

Günümüz teknolojisinde bilgiye ulaşmak artık çok kolay. Üstüne üstlük ulaşılan bu bilgiyi kullanmak artık daha da kolay. Cem Yılmaz’ın da gösterisinde bahsettiği gibi seyyar simitçi bile telefonundan susamın Hong Kong Borsası’ndaki değerine bakabiliyor. Hal böyle olunca oyun alanımız daha da genişleşmiş halde. Yatırım ve borsa konuları içinde kaybolunacak sonsuz bir okyanus gibidir. Ama basit olarak yabancı para, altın ve mevduat faizi üzerinden kazanç elde etmek en popülerleri olarak göze çarpmakta. Kolay yoldan yabancı parayı veya altını çarşıya gidip alıyorsanız ve değeri değişince satıyorsanız, söylenecek fazla bir şey yok. Veya elinizdeki birikiminizi bankada mevduata yatırıyorsanız da aynı şekilde. Ama yukarıda bahsettiğim bilgiye bu kadar ulaşıyorsak daha da büyük düşünmek gerekmez mi? Hong Kong Borsası’na, New York Borsası’na ait bilgilere ulaşılabiliniyorken neden kozamızdan çıkmayalım?

***

Düşünün kazanç elde edeceksiniz, hem de bu kazancı risksiz yapacaksınız. Ne güzel olurdu değil mi? Ama bu mümkün. Ekonomik adı Arbitraj olan yöntemle. Evet, aklınız karıştı biliyorum. Bu yüzden kısaca size arbitraj hakkında bilgi vereceğim. Arbitraj; bir varlığın farklı piyasalardaki fiyatları arasındaki eşitsizlikten yararlanılarak, söz konusu varlığın daha düşük fiyatlandığı piyasadan satın alınıp daha yüksek fiyatlandığı piyasada eş zamanlı olarak satılması işlemidir. Özetle; ucuza al, pahalıya sat. Ama bu işlemi yaparken çarşıdan ucuza aldığın altını, doları arka sokaktaki kuyumcuda bozdur demiyorum. İşte burada devreye internet ve imkânları devreye giriyor. Ülkemizde ulusal paramız ile aldığımız Dolar’ı/Euro’yu kendi arasındaki pariteden bozdurmak ve tekrardan ülkemizde Türk Lirası’na çevirmek olarak özetleyebiliriz. Mevduatlar için de geçerli bir durumdur bu. Daha açıklayıcı olması için isterseniz kısa bir örnek ile konuyu kavrayalım.

***

Bankalararası para piyasasında Euro’nun 6,50TL Dolar’ın da 5,60TL ve Euro/Dolar paritesinin de 1,20 olduğunu varsayalım. Bu bilgilerden yola çıkarak 650TL’si olan biri Arbitraj ile ne kadar bir kar elde eder hesaplayabiliriz. Bu kişi 650TL ile 100 Euro alabilir ve bu parasını 1,20 oranda parite üzerinden Dolar’a çevirir ise 120 Dolar elde eder. Bunu da tekrar Türk Lirası’na çevirdiğimizde 120*5,60 ‘dan 672 TL eline para geçer. Sonuç olarak 22TL bir kazanç eline geçmiş olur. İncelediğimiz bu örnek çok kolay gibi görünse de bu işlemleri yaparken detaylara dikkat etmek gerekli. Oluşacak komisyon masrafları, kur alış-satış farklılıkları karınızı azaltacağı gibi zarara da geçebilirsiniz. Ön çalışma yapmış olmak ve hızlı olmak çok önemli bu hususta. Mevduatlar için de benzer yöntem uygulanabilir. Örneğin, Çin’den ucuza çekilecek bir krediyi Türkiye’de Mevduat’a koymak da bir yöntem. Buradan elde edeceğiniz kara da Arbitraj karı denir.

***

Uzun lafın kısası, millet olarak bir konuda zarar görmeden o konu hakkında bilgi edinmiyoruz. Deprem gördük Richter Ölçeğini öğrendik, ciddi bir kriz gördük ve hala görmekteyiz konkordatoyu, para yönetimini, Arbitrajı öğreniyoruz. Siz, siz olun her daim kendinizi geliştiremeye devam edin ve her duruma hazırlıklı olun. Sağlık, mutluluk, sevgi ve huzur dolu bir hafta geçirmeniz dileğiyle…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir